Girne Belediye Başkanı Murat Şenkul, Kuzey Kıbrıs’ta yaşanan mülkiyet krizi ve ekonomik sıkıntılara dikkat çekerek, emlak sektörünün ciddi yaralar aldığını, yükseköğretim gelirlerinin azaldığını ve turizmin dış pazar ayağının çöktüğünü belirtti. Şenkul, mevcut durumda yalnızca casino sektörünün istikrarlı bir şekilde yoluna devam ettiğini vurguladı.
Ülkeyi yönetenlerin, Güney Kıbrıs yönetiminin Kuzey’e karşı izlediği ekonomik baskı politikalarını “sade vatandaşlar gibi” izlemekle yetindiğini ifade eden Şenkul, sadece inşaata bel bağlamanın ekonomik ve siyasal yozlaşmayı beraberinde getirdiğini söyledi.
“Mülkiyet sorunu çözülmeden ilerleme mümkün değil”
Ekim ayında seçilecek yeni Cumhurbaşkanı’nın en önemli görevinin, Taşınmaz Mal Komisyonu’nu daha etkin hale getirmek olduğunu belirten Şenkul, komisyonun sadece tazminat ve takas değil, iade konusunu da aktif biçimde değerlendiren bir yapıya kavuşması gerektiğini dile getirdi. Güney Kıbrıs’ın mülkiyetle ilgili uygulamalarının hukuki zemininin sorunlu olduğunu Avrupa Birliği nezdinde anlatmanın hayati önemde olduğunu ifade etti.
Turizmde acil eylem planı şart
Turizm konusunda acil adımların atılması gerektiğini belirten Şenkul, inşaat sektörünün sağladığı geçici konfor alanından çıkılması gerektiğini kaydetti. Turizmin yeniden canlanması için turist başına teşvik sisteminin güncellenmesi gerektiğini savunan Şenkul, üçüncü ülke turlarıyla adaya gelen turist sayısının 70-80 binlere gerilediğini, bu rakamın tekrar 200 binin üzerine çıkarılmasının hedeflenmesi gerektiğini söyledi.
“Toplu konut değil, gençlere kredi kolaylığı sağlanmalı”
İnşaat sektöründeki krizin daha da derinleşmemesi için devlet eliyle yeni toplu konutlar inşa etmek yerine, hali hazırda bitmiş konutların gençlere uzun vadeli kredilerle satılması gerektiğini savundu.
Ulaşım maliyetleri düşürülmeli
Türkiye’den Kuzey Kıbrıs’a ulaşım maliyetlerinin yüksekliğine de dikkat çeken Şenkul, Schengen vizesi alma zorluğu yaşayan orta gelir grubundaki Türk turistlerin adaya gelişlerinin teşvik edilmesi gerektiğini belirtti.
“Gün hamaset değil, çözüm üretme günüdür”
Şenkul, açıklamalarını şu uyarıyla sonlandırdı:
“Gün hamaset yapma ya da ‘oh olsun’ deme günü değildir. Çünkü durum zannedilenden çok daha büyük sorunlara gebedir.”





