Kıbrıs konusunda taraflar arasında New York’ta yapılan görüşmelerde Ada’daki iki devlet arasında iş birliği yolları aranırken, perde arkasında bambaşka bir oyun sahneleniyor.
Gözden kaçmaması gereken bu gelişme, bölgedeki dengeleri yakından takip eden herkesin dikkatini çekmeli.
ABD Kongresi’nde bazı milletvekilleri, Güney Kıbrıs’a uygulanan silah satışı ambargosunun kaldırılması kararını her yıl yerine beş yılda bir yenilemek için yasa tasarısı hazırladı. Söz konusu tasarı, sadece teknik bir düzenleme değil, bölgesel güvenlik dengelerini doğrudan etkileyecek stratejik bir hamle niteliğinde.
Kıbrıs Rum basın haberlerine göre, “Ambargonun Sonlandırılması Yasası” adıyla sunulan tasarı, ABD Kongre’sindeki “Yunan Konuları Grubu” üyeleri tarafından hazırlandı. Söz konusu tasarı kabul edilirse, Güney Kıbrıs’ın “East Med Act” kapsamındaki yükümlülükleri artık her yıl değil, beş yılda bir değerlendirilecek. Böylece silah satış ambargonun kaldırılması daha kalıcı hale gelecek.
Yasa tasarısıyla ilgili açıklama yapan ABD’li vekiller Chris Pappas, Dina Titus ve Gus Bilirakis, Güney Kıbrıs’ı “ABD’nin güvenilir ve değerli bir ortağı” olarak tanımlıyor. Ancak bu söylemin arkasında derinleşen askeri iş birliği yatıyor.
Hatırlayalım:
–1 Ekim 2020’de ABD, Güney Kıbrıs’a uyguladığı 33 yıllık silah ambargosunu önce “kısmi” olarak, ardından 2021’de “tamamen” kaldırdı ve kararı her yıl bir yıllık olarak uzattı.
–Mart 2023’te ABD ile Kıbrıs Rum tarafı arasında “Eyalet Ortaklığı Programı” imzalandı. Bu kapsamda Rum Milli Muhafız Ordusu ABD tarafından silahlandırıldı, eğitildi ve donatıldı.
–ABD savaş gemileri Rum limanlarını sık sık ziyaret etti. Güney Kıbrıs, adeta ABD’nin savaş üssü haline geldi.
Rum basınına göre, Rum yönetimi şimdi de AB finansmanıyla ABD’den silah alımı için başvuruda bulunmaya hazırlanıyor ve Rum Bakanlar kurulu bu yönde bir karar aldı.
Kıbrıs’taki iki devlet arasında iş birliği arayışları sürerken, Rum tarafının askeri kapasitesini artırmaya yönelik bu adımlar, iki taraf arasındaki güvensizliği daha da derinleştiriyor.
Şu bir gerçek ki tüm bu gelişmeler, sadece Kıbrıs’ın değil, Doğu Akdeniz’in güvenlik dengelerini de doğrudan etkiliyor. ABD’nin Rum tarafına verdiği bu açık destek, Rum tarafının askeri kapasitesini artırmakla kalmıyor; aynı zamanda Rum-Yunan eksenini güçlendirerek bölgedeki hassas dengeyi sarsıyor, silahlanmayı artırıyor.
Bu nedenle, bu yasa tasarısı ve ardındaki stratejik hamleler gözden kaçmamalı. Çünkü mesele sadece bir ambargo değil; Doğu Akdeniz’deki güç dengelerinin yeniden şekillendirilmesi…
*Kıbrıs’ta barışın ve güvenliğin tek teminatı olan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK), yaşam güvenliği kalmayan Kıbrıs Türk Halkı’nın can ve mal güvenliğini teminat altına almak üzere, uluslararası anlaşmalardan doğan haklarını kullanarak gerçekleştirdiği 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nın 51. yılı kutlu olsun.





