1. Haberler
  2. Kıbrıs
  3. Düşmanca söylemlerin ateşkesi neden sağlanmasın?

Düşmanca söylemlerin ateşkesi neden sağlanmasın?

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Otuz kusur yıldır iki toplumlu çalışmalara katılırım.

Kapılar açılmadan önce iki toplumlu buluşmalar Pile’de olurdu.

İlk günden samimiyetle katıldım.

Farklı düşüncelerden hiçbir zaman rahatsız olmadım.

Bu adada yaşayabilir bir çözümü hep savundum.

Siyasi eşitliğin ve de güç paylaşımının hazmedilmesi durumunda çok daha hızlı ve kolay yol alınabileceğini inanarak seslendirdim.

***

Kıbrıslı Türkler, Türk kökenlerini inkar etmemekle birlikte, daha barışçıl, daha insani, daha yurtsever yaklaşımla Kıbrıslı Rumlara göre daha Kıbrıslıdır.

Bunu sadece biz söylemiyoruz.

Kıbrıs’ı insanları ve sorunlarıyla birlikte yaşayarak, öğrenen yabancılar da söylüyor.

***

Kıbrıs sorununun bulunacak çözümün sahiplenilmesi için öncelikle, özellikle Kıbrıslı Rumların psikolojik olarak hazırlanılması gerekir.

Güney Kıbrıs’ta Rum toplumu içinde, sayıları ya da oransal karşılıkları ne olursa olsun, Kıbrıs’ı, modeli ne olursa olsun, Kıbrıslı Türklerle birlikte yönetmek istemeyenler var.

Eğitim sistemleri, hiç Kıbrıslı Türk’le karşılaşmadan da nefret eden nesiller yetiştiriyor.

Örgün öğretimin, eğitimin her kademesinde görev yapan Kıbrıslı Türk Öğretmenlerle kıyaslandığı zaman Kıbrıslı Rum Öğretmenler açık ara, tehlikeli boyutta fanatiktir.

Bu nedenle hiç ikilemsiz Rum eğitim sistemi, tutucu Rum öğretmenler Kıbrıs adası için tehdittir, diyebiliyorum.

***

Ortodoks Rum Kilisesi’nin bunda payı var mı?

Var, hem de çoooook.

Her hükümet oluşumunda Güney’deki Kilise, bir tek bakanlığa, kimin yerleşeceğiyle ilgili söz hakkına sahiptir.

Hangi Bakanlık?

Eğitim Bakanlığı.

Zaman zaman, özellikle Rum kesimindeki sol unsurlar, kilisenin gücünün abartıldığını söylerler.    Cumhurbaşkanlığı ya da parlamento seçimlerinde, Kilise belki belirleyici değildir. O noktada kilisenin çok fazla iddiası olduğunu söylemek de zor.

Ancak konu eğitim ve Eğitim Bakanlığı olduğunda Kilisenin onayını kabullenmek siyasi bir teamüldür.

Kilisenin eğitimdeki etkisi, uygulama sürecinden çok sonuçlarıyla çok kolay anlaşılır.

***

Uzun süredir Kıbrıs sorununun çözümü yerine, iş birliği ya da güven artırıcı önlemler konuşuluyor.

Taaa dünyanın öteki ucundaki New York’a güven artırıcı önlemler ya da iş birliği için gidiliyor.

Ersin Tatar kendi penceresinden güven artırıcı önlemleri, önem sırasına göre anlatır. Nikos Hristiodulidis ise güneyden mavi boyalı penceresinde ifade eder.

Sonuç mezarlıkların tamiri vs gibi konular ilerleme olarak takdim edilir.

Aslında ciddi anlamda güven artırıcı önlem isteniyorsa, liderler düzeyinden başlayarak düşmanca, ilişkileri yaralayan, var olan güveni daha da geriye götüren söylemlerden eş zamanlı uzaklaşmak gerekir.

Düşmanca söylemlerin, ateşkesi neden sağlanmasın?

Bununla da yetinmeden, eğitimde düşmanlığı dürten içerikler, müfredattan çıkarılmalıdır. Böyle bir iyileştirme için ortak çalışma grubu oluşturulsa Rum eğitim müfredatında bulacaklarının onda birini Kıbrıs Türk eğitim müfredatında bulamayacaklar.

İster aynı devlet çatısı altında, isterse iki komşu devlet olarak yaşayalım, düşmanlıktan uzak olmayı başarmamız gerekir.

Aksi halde, barış ve huzur pamuk ipliğine bağlı olur.

***

Keşke Ersin Tatar, bunu liderler düzeyinde gündeme getirse. Getirse ve Hrisodulidis’in tavrını görsek.

Düşmanca söylemlerin ateşkesi neden sağlanmasın?
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Bizi Takip Edin
Bize Katılın