Cumhurbaşkanı ve bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, Taşkınköy Spor Kulübü’nde halkla buluştu. Tatar, siyasetteki tecrübelerini, halkla iç içe yürüttüğü çalışmalarını ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kalkınma hedeflerini anlattı.
Ersin Tatar Seçim Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre Cumhurbaşkanı Tatar, siyasete halkın içinden başladığını belirterek, “Ben her zaman her yerdeydim. Sadece siyaset anlamında değil; köy meydanlarında, sporda, kültürel etkinliklerde, müzikte, halkın her alanında yer aldım. Kanal T’yi kurarken de halka hizmet etmenin önemini öğrendim. Bu makamlara halka hizmet ederek geldik,” dedi.
“İki devletli siyaset artık kaçınılmazdır”
Cumhurbaşkanı Tatar, iki devletli çözüm siyasetinin önemine vurgu yaparak, “Türkiye’nin tam desteğiyle Kıbrıs’ta iki devlet, iki halk, iki ayrı demokrasi vardır. Bütün dünyanın buna saygı duyması gerekir,” ifadelerini kullandı.
Tatar, federasyon modelinin geçerliliğini yitirdiğini belirterek, “Artık federasyonu konuşmanın hiçbir anlamı kalmamıştır. Rum tarafı ‘sıfır asker, sıfır garanti’ söylemiyle bizi yanlış yönlendirmeye çalışıyor. Bu oyunla Kıbrıs Türkü’nü azınlık durumuna düşürmek istiyorlar,” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Benim rakibim de bunu tam olarak söyleyemiyor. Halbuki CTP’nin tüzüğüne baktığınızda, onları destekleyen sol güçler Türkiye’nin buradan çekilmesiyle bir şey olmayacağını düşünüyor; bu çok yanlış bir görüştür,” diye konuştu.
“Devletimizi güçlendirmek zorundayız”
Egemenliğin önemine dikkat çeken Tatar, “Egemenliğinizden taviz verdiğiniz anda toprağınız da gider, değerleriniz de gider. Türkiye’nin tam desteğiyle devletimizin değerlerini güçlendirmek ve geleceğe taşımak zorundayız,” dedi.
Yurt dışındaki Kıbrıs Türkleriyle güçlü bağlar kurduklarını ifade eden Tatar, “İngiltere, Avustralya ve Türkiye’deki Kıbrıs Türkleri ile iletişimimizi artırdık. Onlar bu devletin bir parçasıdır; asla yalnız bırakmayacağız,” diye konuştu.
Federasyon tartışmalarına da değinen Cumhurbaşkanı Tatar, “Rumlarla ortaklık, Kıbrıs Türkü’nün azınlığa düşürülmesi anlamına gelir. Türkiye işgalci değildir; tam tersine garantörlük göreviyle barışın teminatıdır. Türkiye’nin desteğiyle iki devletli çözüm siyasetini sürdüreceğiz,” ifadelerini kullandı.
“Kuzey Kıbrıs barışın anahtarıdır”
Uluslararası konjonktüre de dikkat çeken Tatar, “Güney Kıbrıs’ta İsrail, Fransa, ABD ve İngiltere’nin varlığıyla ada adeta cephaneliğe dönüştü. Böyle bir ortamda Kuzey Kıbrıs’ı güvenle yönetmek kolay değil. Türkiye ile güçlü ilişkilerimiz ve yatırımların devamı halkımızın hakkıdır,” dedi.
Türk dünyası ile kurulan temasların önemine de değinen Tatar, “Türk dünyası ve Türkiye’nin desteğiyle Kuzey Kıbrıs, Doğu Akdeniz’de barışın, huzurun ve dengenin anahtarıdır. Avrupa Birliği bizi eşit görmüyor ama biz egemenliğimize sahip çıkmaya devam edeceğiz,” dedi.
“Ben halkın adamıyım”
Konuşmasını halkla olan bağını vurgulayarak tamamlayan Tatar, “Ben halkın adamıyım. Kıbrıs’ta basmadığım yer yok. Türkiye’de birçok üniversiteden fahri doktora aldım ve gençlerle Kuzey Kıbrıs sevgisini paylaştım. Seçmen vicdanıyla karar verecek; biz devletimize ve egemenliğimize sahip çıkmaya devam edeceğiz,” ifadelerini kullandı.





