Toparlanıyoruz Hareketi (Temiz Toplum Derneği), toplumu kutuplaştırmadan uzaklaştırıp uzlaşı kültüründe tekrar buluşturmak için güçlü bir liderlikle somut adımlar atılmasına, inisiyatif alınmasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Dernek, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Pazar günü Afrika gazetesini hedef göstermekle aslında ülkesindeki kutuplaşmayı KKTC’ye de ne kadar kolay ihraç edebileceğini gösterdiğini savundu.
Temiz Toplum Derneği’nden yapılan yazılı açıklamada, Afrika gazetesinin görüşlerine karşı yapılan gösterideki şiddet olaylarının sadece hoşgörü kültürüne indirilmiş bir darbe değil, aynı zamanda hukuk dışı ve yasal yollarla hesabı sorulması gereken davranışlar olduğu kaydedildi.
Egemenliğin halkta olduğunun en güçlü temsilcisi Meclis’e zorla girilmeye çalışılması, damında bayrak açarak sloganlar atılmasına kadar varan taşkınlıkların hukuken karşılıksız kalmasının topluma bu davranışların kabul edilebilir olduğu mesajını verebileceği kaydedilen açıklamada, çok tehlikeli sonuçlar doğurabilecek Kıbrıslı-Türkiyeli kutuplaşmasının tetiklenebileceğine dikkat çekildi.
Açıklamada, “Ülkenin huzur ve güvenliğini sağlamak için ödenen yöneticilerin bu değerlendirmeyi titizlikle yapması gerekmektedir” denildi.
Şiddet olaylarında polisin tavrı ve görevini eksiksiz yapıp yapmadığının polis gücünün yetkili mercilerince sorgulaması gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, Meclis’in de polisin sivile bağlı, seçilmiş sivil otoriteye hesap vereceği bir kurum olup olmayacağına karar vermesi gerektiği kaydedildi.
“Uzlaşı Kültüründe Buluşmak İçin Güçlü Liderlikle Somut Adımlar”
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Toplumumuzu bu kutuplaştırmadan uzaklaştırıp uzlaşı kültüründe tekrar buluşturmak için güçlü bir liderlikle somut adımlar atılmasına, inisiyatif alınmasına ihtiyaç vardır. Toplumun kutuplaşmasını engellemek için tüm paydaşların ortak bir kararda birleşmesi her zamankinden daha da önemlidir. Geleceğini bu topraklarda gören insanların, şiddete değil hoşgörüye, çatışmaya değil huzura ihtiyacı vardır. Herkes bunun bilincinde olmalıdır. Aksi bir durum, çok azımız dışında, kimseyi mutlu etmez.”
