8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Lefkoşa’da “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” yürüyüşü düzenlendi.
Kadın Eğitimi Kolektifi’nin çağrısıyla bir araya gelen Baraka Kültür Merkezi, Bağımsızlık Yolu, Kıbrıs Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Özgür Genç Kadın Meclisi’nin organize ettiği yürüyüş saat 17.30’da Derebouyu Citroen Işıkları olarak bilinen yerden başlayarak, Meclis önünde son buldu.
“Kadınlar, gericiliğe, faşizme, savaşlara karşı yürüyor” temalı yürüyüşte, “Emeğime, Bedenime Karışmak ne Haddine”, “Görünmeyen Emek Sesini Yükselt”, “Bedenime Dokunma”, “Kadın Cinayetleri Politiktir”, “Kadın Mücadelesi Özgürlüğü Yeşertir”, “Haklı Şiddet Yoktur, Susma Suça Ortak Olma”, “Kadınsız Devrim Olmaz”, “Aşağı Tükürsem Taciz, Yukarı Tükürsem İşsizlik”, “Kadınım Özgürüm Güçlüyüm”, “Kadın Cinayetlerine Karşıyız, İsyandayız” pankartları taşındı.
Yürüyüş, “Kadın, Yaşam, Özgürlük”, “Yaşasın Kadın Dayanışması”, “Dünya Yerinden Oynar, Kadın Özgür Olsa”, “Gece Kulüpleri Kapatılsın”, “İnadına İsyan, İnadına Özgürlük”, “Namusumu Kaybettim, Bulmayacağım, Kimsenin Namusu Olmayacağım”, “Sığınma Evi Devletin Görevi”, “Kadın Kadındır; Çiçek Babandır” ve bazı Kürtçe sloganlar eşliğinde meclis önüne kadar devam etti.
Yürüyüş Meclis önünde ortak basın bildirisi okunmasının ardından sona erdi.
Kadın Eğitimi Kolektifi adına kısa bir konuşma yapan Cansu Nazlı, yürüyüşün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Baraka Kültür Merkezi, Bağımsızlık Yolu, Kıbrıs Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Özgür Genç Kadın Meclisi tarafından düzenlendiğini söyledi.
Yürüyüşün Gazimağusa ve Güzelyurt’ta da gerçekleştirildiğini ifade eden Nazlı, Gazimağusa ve Güzelyurt’taki yürüyüşlere katılanları selamladıklarını kaydetti.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ve Ortak Çağrı Metni ile basın açıklaması ise, Kadın Eğitimi Kolektifi adına Pınar Piro tarafından okundu.
Bildiride, “kadın erkek dinlemeyen düzenin herkesin canını yaktığına” vurgu yapılarak, bilhassa kadınların eşitsiz cinsiyet rollerinden dolayı adaletsizliğe, okulda cinsiyeti veya cinsel yönelimleri nedeniyle ayrımcılığa, iş yerlerinde emeklerinin sömürülmesinin yanı sıra cinsel tacize maruz kaldıklarına dikkat çekildi.
“Kadınlar Evde Görünmez Emekleri İle Mesaiye Devam Ediyor”
“Ataerkil kapitalizmin kadınlar üzerindeki tarihsel baskısının yanı sıra, son yıllarda ülkede ve yakın coğrafyada yaşanan gericilik, faşizm ve savaşların da kadınların yaşam ve özgürlüğünü hedef aldığı” belirtilen bildiride, iş hayatında, bilhassa özel sektörde 8 saatten fazla çalışan kadınların, evde de görünmez emekleri ile mesailerine devam ettiğine vurgu yapıldı.
Eğitim, sağlık, barınma gibi sosyal hakların geriletilmesi, dinsel gericilikle birleşince sığınma evi, kamusal kreş gibi imkanların da olmadığı ülkede, bunun kadınlar için daha fazla şiddet ve baskı anlamına geldiği ifade edilen bildiride, artan çocuk istismarı ve tacizlerinin de gericiliğin en çirkin yüzü olarak kendini gösterdiği kaydedildi.
Açıklamada, “Devletten, Meclis’ten ve yeni hükümetten, gericiliğe başta eğitim olmak üzere hiçbir kurumda geçit vermemesini, faşist dernek ve faaliyetleri engellemesini ve savaşları çıkaranlar ile adamızdaki uzantılarına karşı onurlu bir karşı duruş sergilemesini talep ediyoruz” denildi.