Makedonyalı siyasi analist Todor Pendarov, ülkesinde uzun zamandır devam eden siyasi krizin güvenlik krizine dönüşebileceği uyarısında bulundu.
Makedonyalı siyasi analist Todor Pendarov, ülkesinde uzun zamandır devam eden siyasi krizin güvenlik krizine dönüşebileceği uyarısında bulundu.
Pendarov, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Makedonya’daki mevcut siyasi durumu, siyasi krizi ve Balkan ülkeleri arasındaki ilişkileri değerlendirdi.
Makedonya’daki krizin sadece siyasi bir kriz olmadığını, aynı zamanda kurumsal bir krize dönüştüğünü vurgulayan Pendarov, krizin bir süre daha devam etmesi durumunda güvenlik krizine dönüşebileceğini savundu.
Pendarov, ülkedeki siyasi gelişmelerin ne yönde seyredeceği konusunda cevap bulmanın zor olduğunu ifade ederek, normal bir ülkede klasik metodlarla yapılan analizlerin, bugünün şartlarında Makedonya’da uygulanmasının zor olacağını kaydetti.
Makedonya’nın siyaset sahnesinde daha fazla belirsizlik olmaması için Cumhurbaşkanı Gyorge İvanov’un daha en başında siyasi parti liderlerini toplayarak, hükümeti kurma görevini mecliste çoğunluğu oluşturabilecek partiye vermesi gerektiğini söyleyen Pendarov, bölge ülkelerinden de örnekler verdi.
Pendarov, yakın geçmişte Hırvatistan’da benzer gelişmelerin yaşandığına işaret ederek, “Hırvat cumhurbaşkanı hükümeti kurma görevi vermeden önce siyasi parti liderlerini davet ederek görevi mecliste çoğunluğu sağlayacak olana vereceğini söyledi. Bu bizde gerçekleşmedi. Şimdi çözüm aranıyor ve bu, memnuniyetsizlik oluşturuyor.” ifadelerini kullandı.
TRUMP’IN ABD BAŞKANLIĞINA SEÇİLMESİ
Uluslararası gelişmelere ve bunun bölgedeki etkilerine de değinen Pendarov, Donald Trump’ın ABD başkanlığına seçilmesinin ardından dünya siyasetinde yeni bir durumun oluştuğunu kaydetti.
Bu durumun, Trump’un seçim kampanyası süresince ve başkan olarak aldığı ilk kararlarda da görülebildiğini aktaran Pendarov, “Görünen o ki ABD, kendi dış politikasında bazı şeyleri değiştiriyor. Trump’ın izlediği siyaset kısmen Woodrow Wilson’ın Birinci Dünya Savaşı sonrası izlediği siyaseti hatırlatıyor. Bu, en azından Avrupa’ya karşı bir tür yalnızcılık anlamına geliyor.” dedi.
Pendarov, Trump’ın hiçbir zaman Latin Amerika ve Asya gibi ABD’nin küresel ilgi alanında bulunan meselelerden vazgeçmeyeceğine de dikkati çekti.
Makedonya ile ABD arasında stratejik ortaklık anlaşması olduğunu anımsatan Pendrov, “Umarım ki Amerikalılar bu anlaşmadan vazgeçmez. Ancak bu, Ruslarla hiçbir ilişkiye sahip olmamamız anlamına da gelmiyor. Gelişmiş ilişkilere sahip olmamız gerekiyor. Her açıdan önemli bir ortak.” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE, MAKEDONYA’YI İLKELİ BİR ŞEKİLDE DESTEKLEDİ
Türkiye’nin Makedonya’yı “sürekli ve ilkeli bir şekilde desteklediğini” vurgulayan Pendarov, “NATO bünyesindeki tüm belgelerde Eski Yugoslav Makedonya Cumhuriyeti (FYROM) ismi yer alıyorsa, burada mutlaka bir yıldız işareti bulunuyor. Dipnotta ise Türkiye’nin Makedonya’yı anayasal ismi olan Makedonya Cumhuriyeti olarak tanıdığı yazıyor. Bu, anlamı olan ilkeli bir ilişki.” diye konuştu.
Türkiye’nin Osmanlı’yı geri getirmek istediği şeklindeki komplo teorilerini “komik” bulduğunu söyleyen Pendarov, “Türkiye’nin böyle bir şeye ihtiyacı yok. Türkiye, doğal ve meşru olarak bölgede etki sahibi olmak istiyor. Eğer bu etki Makedonya veya herhangi bir ülkeye zarar vermiyorsa sorun yok. O etki, en iyi şekilde ekonomik, siyasi ve kültürel ilişkilerle gerçekleşir. Aynı şekilde, Makedonya ile Türkiye arasında mevcut olan insan ilişkileriyle de gerçekleşir.” şeklinde konuştu.
SIRP BAKANIN “FYROM” AÇIKLAMASI
Bölgesel ilişkilere de değinen Pendarov, son dönemde bölgedeki siyasilerin açıklamalarını değerlendirdi.
Pendarov, Sırbistan Dışişleri Bakanı İvica Dacic’in “Makedonya Kosova’yı tanıdı. Bugünden itibaren sizi FYROM olarak adlandıracağım.” ifadelerini anımsatarak, “Bu halen aşamadığımız tipik Balkan anlayışı. Kosova’yı sadece Makedonya tanımadı. İç sorunu olan iki ülke hariç, neredeyse tüm Avrupa tanıdı. Aynı zamanda Sırp ve Kosovalı yöneticiler de görüşmelere devam ediyor. Bu görüşmeler Kosova’yı Sırbistan’a iade etme adına değil, ilişkilerin normalleşmesi adına yapılıyor. Acaba Kosova’yı tanıyan bir başka ülke olan Karadağ’ı nasıl adlandıracaklar merak ediyorum.” ifadelerini kullandı.
“BARUT FIÇISI” TANIMI YENİDEN CANLANIYOR
Balkanlar’ın “barut fıçısı” olarak nitelendirilmesinin son günlerde yeniden canlandığını savunan Pendarov, geçen ay Sırbistan ile Kosova arasında yaşanan tren krizinin “açık bir provokasyon” olduğunu kaydetti.
Büyük güçlerin Balkanlar üzerindeki etkisini de değerlendiren Pendarov, bölge ülkelerinin akıllı davranmadıkları takdirde ABD ve Rusya gibi büyük oyuncuların, güçlerini sınadığı bir yer olabileceğini savundu.
Pendarov, Balkan ülkelerini için istikrarın önemine işaret ederek, bu ülkelerin tutarlı bir dış politikaya sahip olmaları gerektiğini vurguladı.
Bölge ülkelerinin birbiriyle dostane ilişkiler kurması gerektiğini, bu sayede barış ve istikrarın sağlanacağını kaydeden Pendarov, bölgedeki istikrarsızlığın, sonucu zor tahmin edilen kaotik durumlara neden olabileceği uyarısında bulundu.