TIP-İŞ Başkanı Dr. Sıla Usar İncirli, hekimlerle ilgili cuma günü yayımlanan tüzükle ilgili olarak, “Hekimlere özel hasta bakma haklarını kullandırmak için gerekli alt yapı ve düzenlemeler yapılmadan çıkarıldı. Söz konusu tüzük hekimlerin emeğini sömüren, mesai saatinden sonra hekimleri düşük ücretlere çalıştırmanın zeminini hazırlayan bir uygulamadır” dedi.
Kamu sağlık hizmetlerinin zayıflatılarak sağlığın özelleştirilmesinin hedeflendiğini kaydeden Dr. Sıla Usar İncirli, eylemlerin artarak süreceğini bildirdi.
Sıla Usar İncirli yaptığı yazılı açıklamada, 2017 yılının ilk yarısında kamu hastanelerinden ayrılan hekim sayısının 14’e yükseldiğini; temmuz ayı bilançosunun 1 Gastroenteroloji Uzmanı (kamu hastanelerindeki tek gastroeneteroloji uzmanı – hizmet durdu), 1 Kulak Burun Boğaz Uzmanı (Klinik Şefi), 1 Üroloji Uzmanı, 1 Genel Cerrahi Uzmanı, 1 Çocuk Diş Hekimi Uzmanı (kamu hastanelerindeki tek çocuk diş hekimi uzmanı, bu branştaki hizmetler durdu) olmak üzere toplam 5 hekimin hastalarına hastanede hizmet veremeyeceğini anlattı.
Sendikanın yıllardır kamu hastanelerinin güçlü olabilmesi için mücadele edip, tam gün sağlık hizmeti verilebilmesinin koşullarını idareye defalarca bildirdiğini anımsatan İncirli, gerekli olan koşulların hastane alt yapılarının güçlendirilmesi ve eksik teçhizatın tamamlanmasından geçtiğini kaydetti.
“GÜVENLİ SAĞLIK HİZMETİ VERİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL”
Bu konuda idarenin gereğini yapmadığını, hastanelerin adeta döküldüğünü kaydeden İncirli, eksikliklerin had safhada olduğunu ifade ederek, “Güvenli sağlık hizmeti verilebilmesi mümkün değil” ifadelerini kullandı.
Hekimlerin kamu hastanelerinde hizmet vermeye devam edebilmeleri için özlük haklarının iyileştirilmesi gerektiğini vurgulayan İncirli, bu konuda da idarenin gereğini yapmadığını yineledi.
“HAKLAR BUDANDI”
Dr. Sıla Usar İncirli, sadece 47/2010 sayılı “Göç Yasası” mağduru hekimlerin özlük haklarında bir miktar iyileştirme yapılırken, 2008-2011 arası göreve başlayanlar başta olmak üzere geriye kalan tüm hekimlerin kazanılmış haklarının budandığını ifade etti.
Hekim istihdamlarının yetersiz ve oldukça yavaş olduğunu kaydeden İncirli, hekim eksikliğinin her geçen gün yurttaşların sağlığını tehlikeye atmaya devam ettiğini bildirdi.
Döner Sermaye ve Genel Sağlık Sigortası yasalarının ne zaman hayata geçeceğinin belirsizliğini koruduğunu da belirten İncirli, verilen tarihler yaklaştıkça idarenin yeni tarihlerle yasaların yürürlüğe girme zamanını ertelediğini ifade etti.
Dr. Sıla Usar İncirli şöyle devam etti:
“İdare, hekimlere özel hasta bakma haklarını kullandırmak için gerekli alt yapı ve düzenlemeleri yapmadan bir tüzük geçirdi. Söz konusu tüzük hekimlerin emeğini sömüren, mesai saatinden sonra hekimleri düşük ücretlere çalıştırmanın zeminini hazırlayan bir uygulamadır.
Henüz uygulamaya girmeyen Döner Sermaye Yasası sanki varmış gibi hekimlerin emeklerini hekimlik onuruna yakışmayacak şekilde ucuzlaştıran bir uygulamanın ötesinde değildir.
Kamu Sağlık Çalışanları Yasasındaki özel hasta bakma hakkı hekimlerin ürettikleri emeğe maliyenin ortak olması amacıyla hazırlanmış bir madde değil, hekimlere verilmiş bir özlük hakkıdır.
İdarenin görevi hekimlerin yasanın tanıdığı özel hasta bakma hakkını kullanılabilir kılmaktır.
Bütün bu gerçeklerin ışığında sendikamız üyeleri ile beraber kitle toplantıları yapmış hükümetin özel hasta bakma hakkının hekimlere verilen bir hak olduğunu anlayana ve gereğini yapana kadar eylemlilik kararının sürdürülmesi, daha da artırılması yönünde karar almıştır.
İdareyi hekim emeğine saygılı olmaya, hastaların hekimsiz kalmaması için tedbir almaya davet ederiz.
İdarenin hedefi kamu sağlık hizmetlerini zayıflatarak sağlığı özelleştirmektir. Yurttaşların sağlık hakkını gasp etmek ve hastaları kendi kaderlerine terk etmektir. Hastaneler hekimsiz kalamaz.”