İran halkı yarın sandık başına giderek ülkenin cumhurbaşkanını seçecek. İran her yönden çok önemli bir ülke. Bu nedenle cumhurbaşkanı koltuğuna kimin oturacağı hem İran, hem bölge, hem de dünya için kritik. Bilindiği gibi İran’da cumhurbaşkanlığı en önemli makam değildir. Esas güç dini lider Ayetullah Ali Hamaney’in elindedir. Devlet işlerinde son sözü söylemeye hakkı onundur. 78 yaşındaki Hamaney 1989 yılından beri İran’ın dini lideri. Stratejik kararları o verir. Buna rağmen cumhurbaşkanlığı mevkii de önemlidir ve bu mevki için her zaman ciddi bir siyasal yarış yaşanır. İran’da herkes cumhurbaşkanı adayı olamaz. Üyelerinin yarısı dini lider tarafından atanan ve din adamlarından oluşan Anayasayı Koruma Konseyiadaylar arasında eleme yapar ve kimlerin seçimlerde yarışabileceğine karar verir. Örneğin bu Konsey eski cumhurbaşkanlarından Mahmud Ahmedinejad’ın yarınki seçimlerde aday olmasına izin vermedi. Bu sistem anti demokratik. Yine de Konsey’in onay verdiği adaylar arasında heyecanlı bir mücadele yaşanır. Seçimler göstermelik değildir. İran’daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ılımlı, merkezci, reformcu diye nitelenen adaylarla muhafazakar adaylar çekişir. Geçmişte Hatemi, şimdi Ruhani ılımlı, reformcu kanadın temsilcileri.Mahmud Ahmedinejad ise muhafazakarların temsilcisiydi.
Yarın yapılacak seçimlerde yine ılımlı-muhafazakar mücadelesi yaşanacak. Ilımlı-reformcu kesimin adayı şimdiki Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’dir. Beş yıllık iktidarı döneminde Ruhani’nin en büyük başarısı Batılı güçlerle İran’ın nükleer programı konusunda anlaşmaya vararak ülkeyi dünya ile yeniden entegre etmeye başlamasıydı. İran’a yönelik bazı ambargolar kaldırıldı ancak ABD ambargoların tümünü kaldırmadı. Donald Trump’ın İran Nükleer Anlaşması konusunda ne yapacağı net değil. Geçmişte bu konuda çok olumsuz açıklamalar yapmıştı. İran halkı ambargoların kalkmasını ve refah düzeyinin artmasını özlüyor. Geçen seçimlerde bu nedenle Ruhani’ye oy verdiler. Nükleer Anlaşmaya rağmen İran halkının yaşam koşullarında istenen iyileşme gerçekleşmedi. Yabancı yatırımlar, ekonomik büyüme, istihdam olanaklarının artması konularında beklentiler karşılanmadı. Yarın Ruhani için en büyük sorun bu olacak. Hayal kırıklığı yaşayan seçmenler sandığa gitmeyebilir. Katılım oranının düşmesi Ruhani’nin çıkarına olmaz.
Ruhani’den başka Anayasa Koruma Konseyi’nce adaylığı kabul edilen diğer isimler; Cumhurbaşkanı Yardımcısı İshak Cihangiri, Meşhed kentindeki İmam Rıza Türbesi’ne vakfedilen mal ve servetleri yöneten Astan-i Kudsi Rezevi Başkanı ve eski başsavcı İbrahim Reisi, eski cumhurbaşkanları Haşimi Rafsancani ve Muhammed Hatemi’nin yardımcılıklarını yapan Mustafa Haşimiteba, Tahran Belediye Başkanı Muhammed Bakır Galibaf ve eski Kültür Bakanı Mustafa Mirselim. Muhafazakar kesimden olan Muhammed Bakır Galibaf, İbrahim Reisi lehine adaylıktan çekildi. Muhafazakar kanadın esas adayı dini lider Hamaney’e yakınlığı ile bilinen, 14 yıl onun öğrencisi olan ve Hamaney’den sonra dini lider olabileceğinden söz edilen 56 yaşındaki İbrahim Reisi’dir. Yarınki yarış Ruhani-Reisi yarışı olacak. Reisi’nin seçim kampanyası iş olanaklarını artırarak yoksulluğu sonlandırmak ve yolsuzlukla mücadele üzerine kuruldu. Reisi, sık sık kendisinin de yoksulluktan geldiğini vurgular. Reisi, 1979 İran İslam Devrimi’nin değerlerini canlandıracağını, ekonomik kalkınma için dış desteğe ihtiyaç olmadığını söylüyor. Vaadleri gerçekçi olmasa da yoksulların oylarını almasına yardımcı olabilir. Devrim sonrasında Tahran’da Başsavcı iken Ayetullah Humeyni’nin emri ile gerçekleştirilen idamlarda oynadığı rol nedeniyle eleştirilen biri. Sözkonusu idamlar “1988 katliamı” olarak anılır ve devrimin en karanlık sayfalarından birini oluşturur. Reisi bu konuda şimdiye dek açıklama yapmadı. Dini lider Hamaney’e yakın olması Reisi için avantaj. ABD Başkanı Donald Trump’ın İran konusundaki söylemleri de Reisi’nin işine yarıyor.
Ilımlılar- muhafazakarlar mücadelesi gerçek bir mücadele olmakla birlikte rejimin esaslarını korumak tümünün hedefidir. Ilımlı- reformcu olanlar rejimi değiştirme peşinde değiller. Sadece bazı düzeltmeler, iyileştirmeler yapmayı amaçlıyorlar. Bunu yapmaya çalışırken dini liderin çizdiği sınırlar dışına çıkmaları mümkün değil. Buna rağmen yarınki seçimleri ılımlı-reformcu güçlerin kazanması hem İran halkı, hem de bölgemiz için daha iyi olur. Son anketler Hasan Ruhani’nin yüzde 55’le önde olduğunu gösterse de bu anketler fazla güvenilir değil. Reisi’yi küçümsememek lazım. Katılım oranı yüksek olursa Ruhani’nin kazanma şansı artar.