Türkiye’nin dün, yeniden NAVTEX yayınladığı ve Güney Kıbrıs’ın da, karşı NAVTEX ile yine yanıt verdiği bildirildi.
Fileleftheros gazetesi, Türkiye’nin yayınladığı NAVTEX’in, Apostolos Andreas Manastırı’nın kuzeydoğusundan Baf’ın batısına kadar olan yaklaşık 40 bin kilometrekarelik alanı, 11-18 Mart ile 22-29 Mart tarihleri arasındaki dönemde kapsadığını; ancak Güney Kıbrıs’ın, Exxon Mobil tarafından 10. parselde yapılacak olan sondaj çalışması için bağladığı bölgeyle çakışmadığını yazdı.
Türkiye’nin bu eyleminin, Exxon Mobil’in yapacağı sondaj çalışmalarıyla bağlantılı olduğu şeklinde yorumlanabileceğini öne süren gazete, NAVTEX’te, savaş gemilerinin su altı cihazını çekerek yapacağı tatbikatı duyurduğunu iddia etti.
Gazete devamla, Türkiye’nin bu faaliyetinin hemen akabinde, Larnaka’daki Arama-Kurtarma Koordinasyon Merkezi’nin (KSED) karşı NAVTEX yayınladığını ve 0369/18 numaralı NAVTEX’in (Türkiye’nin yayınladığı), “Kıbrıs Cumhuriyeti makamları tarafından onaylanmadığı gibi, Kıbrıs Münhasır Ekonomik Bölgesi içerisinde NAVTEX yayınlama yetkisine sahip tek yasal istasyonun, JRCC Larnaka ve Kıbrıs Radyosu olduğunu” öne sürdüğünü yazdı.
Haberde, Güney Kıbrıs’ın Exxon Mobil’in 10. parsel içerisindeki sondaj çalışmalarıyla ilgili yayınlamış olduğu NAVTEX’in ise dün akşam yürürlüğe girdiği kaydedildi.
Gazete, Güney Kıbrıs’ın tek taraflı ilan ettiği sözde “MEB”i içerisindeki büyük bir bölümün, “Maria S. Merian” adlı Alman araştırma gemisinin yapacağı araştırmalar için bağlanmış olduğu da belirtirken, bu bölgenin, Türkiye’nin dün yayınladığı yeni NAVTEX’te belirtilen bölge ile çakıştığını yazdı.
AMERİKALILAR GELİYOR
Öte yandan, Fileleftheros gazetesi de, edindiği bilgilere dayanarak, Amerikalıların 15-20 Mart tarihleri arasında, 10. parselde yapılacak olan sondajın ön hazırlıklarını yapmak için adaya geleceğini yazdı.
Gazete, Amerikalıların zamanlamasının, bölgedeki diğer faaliyetleriyle ilişkisinin bulunmadığını kaydederken, Exxon Mobil’in, İsrail ile Doğu Akdeniz’de yapmakta olduğu askeri tatbikat nedeniyle, bölgede bulunan savaş gemilerinin oluşturduğu momentumdan faydalanmak istediğinin açıkça görüldüğünü belirtti.
