Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, 2018 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nı görüşmeye devam ediyor.
Bugün ilk olarak, 12 milyon 372 bin 700 TL olarak öngörülen Hukuk Dairesi bütçesi oybirliğiyle kabul edildi.
TATAR
Hukuk Dairesi bütçesi üzerine söz alan UBP milletvekili Ersin Tatar, devletin leh ve aleyhine davalar görüldüğünü, bu davaları savcıların takip ettiğini söyleyerek bazı örnekler verdi.
Tatar, savcılığa talimat verilemeyeceğini, hukuka müdahalenin söz konusu olamayacağını dile getirerek, son eylemlerle ilgili vatandaşın kafasında bazı soru işaretleri oluştuğunu, tüm vatandaşların adalet önünde eşit olması gerektiğini belirtti.
Üst Kademe Yöneticiliği Yapan Kamu Görevlilerinin Atanması konusundaki yasaya değinen Tatar, müşavirliğe karşı olduklarını ama kazanılmış hakkın ortadan kalkması söz konusuysa bunun sorgulanması ve Başsavcılıktan yazılı görüş alınması gerektiğini kaydetti.
ÇAVUŞOĞLU
UBP milletvekili Nazım Çavuşoğlu, Bakanlar Kurulu kararlarının elektronik ortamda izlenemediğini söyleyerek, bu konuda tedbir alınmasını talep etti.
CTP’li milletvekillerinin muhalefette olduğu dönemde bu sorunun yaşandığını fark etmediklerini söyleyerek, eleştirilerde bulunan Çavuşoğlu, kararları nasıl takip ettiklerini sordu.
Zaroğlu’nun vatandaşlığı ve bir arazi konusunda usulsüzlük olduğuna yönelik iddiaların araştırılıp araştırılmadığını soran Çavuşoğlu, sonucun ne olduğunu sordu.
Polisin sivile bağlanması konusunda onlarca girişim ve konuşma yaptığını dile getiren Çavuşoğlu, tüm bunların hiç yapılmamış gibi gösterilmesinin doğru olmadığını belirtti.
Çavuşoğlu, İskele’ye üniversite yapılmasına ilişkin harcadığı çabalara değinerek, yeni hükümetin bu yönde atacağı adımlarla ilgili bilgi verilmesini istedi.
Çavuşoğlu, vatandaşlık ile ilgili yeni hükümetin tutumunun ne olacağını, yeni bir yasanın çıkıp çıkmayacağını sordu.
ERHÜRMAN
Başbakan Tufan Erhürman, “laubali” kelimesini tek tek kişiler için kullanmadığını söyleyerek, 19 ayda Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu kurulmazsa, kararlar Bakanlar Kurulu sitesinde yer almazsa bunun adının “laubali ve ciddiyetsiz bir yönetim tarzı” olduğunu söyledi.
Erhürman, kendisine ve hükümete yönelik hangi üslup kullanılıp eleştiri yapılırsa bu şekilde cevap vereceğini söyleyerek, doğru üslubun kullanılmasının önemine işaret etti.
Bakanlar Kurulu kararlarının önceki dönemde sitede yer almadığını defalarca kez dile getirdiklerini ancak buna rağmen yüklenmediğini söyleyen Erhürman, Anayasa’da Resmi Gazete’de yayımlanmayan kararların yürürlüğe giremeyeceğinin belirtildiğini buna rağmen önceki hükümet döneminde Resmi Gazete’de yayımlanmaması kaydıyla bazı kararların alındığını, bunları tespit edip ayıklamaya çalıştıklarını belirtti.
Erhürman, İskele’ye üniversite açılmasını istediklerini söyleyerek, yapılan sözleşmenin kurallarına uyulması ve uyulmadığı zaman da sözleşmenin iptal edilmesinin mümkün kılınması gerektiğini kaydetti. Erhürman, yapılan tüm anlaşmalar sonucunda bunun sağlanamadığını söyledi.
Yenierenköy Belediyesi’ne ilişkin çalışmalar yaptıklarını belirten Erhürman, hiçbir şey yapılmıyor gibi gösterilmesinin doğru olmadığını kaydetti. Erhürman, belediyeye aşırı istihdam yapıldığını, gelirlerin neredeyse tümünün 112 kişinin maaşlarına gittiğini söyledi. Konunun ciddiyetinin farkında olduklarını söyleyen Erhürman, bu konuda popülizm yapılmaması gerektiğini kaydetti.
Erhürman, resmi gazetenin de elektronik ortamda yayımlanmasına ilişkin çalışma yaptıklarını söyleyerek ,”Herkesin her şeyden haberi olsun istiyoruz” dedi.
BAYBARS
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, vatandaşlık konusunda Bertan Zaroğlu’na yönelik bir açıklama yapmadığını, bir televizyon yayında bir soru üzerine gerekçesiz ve kriter aranmadan vatandaşlıklara yönelik inceleme yapılacağını söylediğini kaydetti.
Baybars, yasaya uygun vatandaşlıklarda sorun olmadığını, kişiler üzerine açıklama yapmadığını vurguladı.
Baybars, Yenişehir İnisiyatifi’nin Şehir Planlama Dairesi’ne iki itirazda bulunduğunu söyleyerek, yaptıkları inceleme sonucunda itirazlara konu olan her iki işlemin de usule uygun olduğunu tespit ettiklerini ifade etti.
ARIKLI
YDP milletvekili Erhan Arıklı, bütçe görüşmelerinde çok farklı konulara girildiğini, kurumlarla ilgili konuların görüşülmediğini belirtti.
Arıklı, YDP milletvekili Bertan Zaroğlu’nun vatandaşlığı ile algı operasyonları yapıldığını, bu şekilde barış ve huzurun sağlanamayacağını kaydetti.
“Bu ülkede adalet kanayan bir yaradır. Geciken adalet adalet değildir” diyen Arıklı, adalet sisteminin “ağır aksak, sürünerek” gittiğini, ülkede alacak verecek, karşılıksız çek gibi davaların giderek arttığını, vatandaşların sıkıntı yaşadığını, hükümetlerin bu konuda önlem almadığını, bu hükümet programında da bu konunun yer almadığını söyledi.
Arıklı, TC-KKTC Ekonomik Protokollerinde de bu konunun yer aldığını ancak verilen sözlerin tutulmadığını, verilen tarihlere uyulmadığını ifade etti.
Başsavcılığın yolsuzluk dosyalarına ilişkin uygulamalarını eleştiren Arıklı, örnekler verdi.
Polisin şiddet ve işkence uyguladığını iddia eden Arıklı, bununla ilgili üzüntü verici olaylar yaşandığını, bunların araştırılıp hesap sorulması gerektiğini ifade etti.
İNCİRLİ
CTP milletvekili Sıla Usar İncirli, 14 Mart’ın Tıp Bayramı olduğunu anımsatarak, bu günde sağlıkta yaşanan sorunlar ve çözümlerin görüşüldüğünü belirtti.
İncirli, Dr. Kaya Bekiroğlu’nun Tıp bayramı haftası olan bu hafta hayatını kaybettiğini, hekimlik mesleğinin kurumsallaşmasına çok önemli katkıları olduğunu, genel cerrahinin de gelişmesine büyük katkı yaptığını söyleyerek, vefatından üzüntülerini dile getirerek, başsağlığı diledi.
Savcılığın yetkilerinin adil ve şeffaf bir şekilde kullanılması gerektiğini söyleyen İncirli, savcılık mesleğinin olayın tüm gerçekliğini ortaya koymakla yükümlü olduğunu belirtti.
İncirli, sağlık sisteminin sorun yumağı olduğunu, sorunların aşılamamasının en önemli sebebinin siyasi iradenin sağlık hizmetinin bazı diğer hizmetlerden daha farklı olduğunu kabul etmemesi olduğunu kaydetti.
Ertelenemez ve sürekli olmasının bu farklılıkların başında geldiğini söyleyen İncirli, ancak mevzuatın bu durumu düzenlemekten uzak olduğunu, bu durumun düzeltilmesi gerektiğini belirtti.
TAÇOY
UBP milletvekili Hasan Taçoy, Hukuk Dairesi’nin eksikliklerini gideremediklerini, personel eksikliğinin bunların başında geldiğini söyleyerek, araç ve teçhizat eksikliği de yaşandığını kaydetti.
Taçoy, başka ülkelerde Başsavcıların görevlerini incelediğini söyledi.
Geçtiğimiz günlerde Başsavcılığın yolsuzluk dosyalarının gündeme geldiğini dile getiren Taçoy, bu konularla ilgili iki örnek okudu.
BİOKİM dosyasına değinerek, devlete geri dönmeyen bir para bulunduğunu, hellim dosyasında da aynı şekilde geri dönmeyen bir para yer aldığını söyleyen Taçoy, bu iki konu gibi çok sayıda konu bulunduğunu belirtti.
Taçoy, ortada bir suç unsuru olduğunu, bu suç unsurunun giderilmesi, gereğinin yapılması gerektiğini kaydetti.
TÖRE
UBP milletvekili Zorlu Töre, hukukun üstünlüğünün uygulanıp uygulanmadığının soru işareti olduğunu söyledi.
Ülkede meydana gelen olaylarda benzer şekilde suç işleyenlerin aynı şekilde suçlanmadığını, ceza almadığını söyleyen Töre, Meclis damına çıkanlara yönelik araştırma ve soruşturma yapılması gerektiğini belirtti.
Töre, “Yargıda adaletin tecelli etmesini savunuyorum” diye konuştu.
Afrika gazetesi eylemi konusunun yeniden gündeme taşınması üzerine milletvekilleri arasında tartışmalar yaşandı.
Araya giren Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, konunun bütçe görüşmeleri olduğuna işaret etti.