Yakın Doğu Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Nur Köprülü, Avrupa Bilgi Merkezi tarafından düzenlenen “Cam Tavanı Kırma Yöntemlerinden Biri Olan Cinsiyet Kotası” başlıklı panele konuşmacı olarak katılarak Yakın Doğu Üniversitesini temsil etti.
Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre, AB Program Destek Ofisi’nde (EUPSO) gerçekleştirilen panelde, Doç. Dr. Köprülü yaptığı konuşmada, kadınların kamusal alanda yeteri kadar temsil edilmemesinin önündeki görünmeyen tarihsel, politik ve sosyo-ekonomik iç içe örülmüş engellere (cam tavan) değindi.
Finlandiyalı uzman Dr. Johanna Maula’nın ana konuşmacı olarak yer aldığı panelde, cinsiyet eşitliği, eşit ücret ve cinsiyet kotalarına ilişkin AB politikaları hakkında farkındalık ve kadınların siyaset ile ekonomide güçlendirilmesini sağlamak için cam tavanın etkilerinden nasıl kurtulabileceği konuları irdelendi. Milletvekili Fazilet Özdenefe ile iş insanı Selen Necat’ın da konuşmacı olarak katıldığı panelde, ilk olarak AB’ye üye ülkelerinden örnekler ortaya konularak İzlanda, Danimarka, İsveç ve Finlandiya’nın cinsiyet eşitliği konusunda en ileri seviyede olan ülkeler olduğuna işaret edildi. Söz konusu ülke örneklerinin cam tavan etkilerini nasıl minimize ettikleri dinleyiciler ile paylaşıldı. Panelde, AB’nin cinsiyet eşitliği, görünmez engeller olarak tanımlanan cam tavan ile mücadele ve cinsiyet kotasına ilişkin politikalar mercek altına alınarak, AB’ne üye ülkelerinin cinsiyet kotası uygulamaları tartışıldı.
Cinsiyet İşlevselliği ve Kadının Siyasette Temsiliyetine İlişkin Detaylar Paylaşıldı
Yakın Doğu Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Nur Köprülü de panelde yaptığı konuşmasında, kadınların özellikle kamusal alanda yeteri kadar temsil edilmemesinin önündeki görünmeyen tarihsel, politik ve sosyo-ekonomik iç içe örülmüş engellere (cam tavan) değinerek, küresel ölçekte kadının siyasette temsiliyetini veriler ile ortaya koydu. Birleşmiş Milletler’in (BM) verdiği rakamlar ışığında, 2017 yılında en fazla kadın temsiliyetinin yer aldığı yasama organının %63 ile (çatışma sonrasında oluşturulan anayasa aracılığı ile) Ruanda’da olduğunun altını çizen Doç. Dr. Köprülü, Kuzey Avrupa ülkelerinin cam tavan ile mücadelede en ileri seviyede olan ülkeler grubu olduğuna dikkat çekti. Cinsiyet kotasının işlevselliğine yönelik ise doç. Dr. Köprülü, kotanın görünmez engellerin yarattığı eşit olmayan koşulların bertaraf edilmesinde bir araç olabileceğini öne sürerek, ülkemizde 7 Ocak 2018 tarihinde yapılan genel seçimlerde ilk kez siyasi parti adaylarına yönelik uygulanan %30 kotanın, parlamentoya 9 kadın milletvekilinin seçilmesine ve bu çerçevede %8 olan kadın temsiliyetinin %18’e ulaşmasına imkan tanıdığına değendi.