ABD Dışişleri Bakanlığının yayımladığı yıllık İnsan Hakları Raporunda İsrail’in işgali altında bulunan Batı Şeri ve Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi için daha önce kullandığı ‘işgal altındaki topraklar’ ifadesini kaldırıldı.
Filistin Kurtuluş Örgütü Yönetim Kurulu Üyesi Ahmed Mecdelani, uluslararası toplum tarafından kullanılan ‘işgal altındaki topraklar’ ifadesini ABD’nin kullanmaktan vazgeçmesini işgale rıza olarak gördüklerini söyledi.
İsrail’in işgal altındaki topraklara Yahudi yerleşimini kuvvetle savunan ABD’nin İsrail Büyükelçisi David Friedman, geçtiğimiz Aralık ayında Dışişleri Bakanlığına, Filistin toprakları için ‘işgal altındaki topraklar’ ifadesini kullanmamalarını isteyen bir rapor sunmuştu.
ABD Dışişleri Bakanlığının yayımladığı yıllık İnsan Hakları Raporunda İsrail’in işgali altında bulunan Batı Şeri ve Doğu Kudüs ve Gazze Şeridi için daha önce kullandığı ‘işgal altındaki topraklar’ ifadesi kaldırıldı.
Mecdelani, ABD’nin yayımladığı uluslararası raporlarla İsrail’in bölgedeki imajını düzeltmeye çalıştığını ancak bütün dünyanın işgalin dehşetini ve İsrail devletinin Filistinlilere karşı sistematik devlet terörü uygulamasının farkında olduğunu vurguladı.
Mecdelani, İsrail’in Gazze Şeridi’nde son üç haftada silahsız göstericilere karşı uyguladığı insan hakları ihlali ve suçların soruşturulması için uluslararası bir komisyon kurulmasını isteyerek İsrail’e karşı Filistinlilere uluslararası koruma sağlanması çağrısında bulundu.
Mecdelani konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Eğer ABD’nin siyasi süreçteki hegemonyasını kırmak için milletlerarası bir girişim olmaz ve durum böyle devam ederse hiçbir sonuç alamayız. Bu durumda bütün bölgeyi çevreleyecek bir patlamadan Trump yönetimi tam sorumlu olacaktır.”