AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, Kıbrıs Rum tarafının, müzakerelerin yeniden başlaması için her türlü çabayı sarf etmesi gerektiğini ifade etti.
Alithia gazetesi AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun, bir anma töreninde, Kıbrıs sorunu hakkında yaptığı açıklamalara yer verdi.
Habere göre Kiprianu, Türkiye’deki seçimlerin şu anda sona erdiğine dikkati çekti ve Kıbrıs Rum tarafının özlü müzakerelerin başlaması için her türlü çabayı sarf etmesi gerektiğini ifade etti.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in raporlarında nasıl ilerleme kaydedileceğinden söz ettiğini belirten Kiprianu (müzakerelerin) kaldığı noktadan, Guterres çerçevesinden, bugüne kadar sağlanan görüş birliklerinden ve çözümün uygulanması mekanizmasına ilişkin gayri resmi belgeden başlaması gerektiğini söyledi.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Türkiye’nin “bölücü tezlerini” yalnızlaştıracak ve kendi taraflarını güçlendirecek inisiyatifleri üstlenmesinde fayda bulunduğunu belirten Kiprianu, kendi tezlerinin haklılığı konusunda uluslararası toplumu ikna etmek için de uluslararası kampanya yapılması gerektiğini ifade etti.
Kıbrıs Rum tarafının tezlerinin ilkelere ve Ulusal Konsey’de dile getirildiği gibi Kıbrıs Rum tarafının yıllara dayalı görüşlerine dayalı olduğunu ifade eden Kiprianu, halkın, Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin doğdukları toprakta birlikte yaşayabileceği inancını desteklemeye devam edeceklerini söyledi.
Kiprianu açıklamasında, “işgali” sonlandıracak bir çözüm için mücadele etmeye devam edeceklerini, çözümün ise BM kararları, uluslararası ve Avrupa hukuku temelinde, yabancı dinamiklerin garantisini ve müdahale haklarını dışarda bırakacak bir çözüm olması gerektiğini de yineledi.
“ÇERÇEVE DARALIYOR”
Kiprianu açıklamasında ayrıca Türkiye’nin, inşaat ve turizm sektöründeki yatırımları aracılığıyla KKTC’yi ekonomik açıdan entegre edilmesini ileriye götürdüğünü ayrıca toplumda daha büyük kontrol için dini araç olarak kullandığını iddia etti.
Kiprianu bunların anlaşılmaması durumunda, üzerinde anlaşmaya varılan çerçevedeki çözüme ilişkin çerçevelerin (olanakların) kısa zaman içerisinde tehlikeli bir şekilde daralacağını da savundu.
Kaynak: TAK
