Sanata katkılarından dolayı 1991’de Devlet Sanatçısı unvanıyla ödüllendirilen, Türk müziğinin unutulmaz yorumcusu Zeki Müren’in vefatının üzerinden 28 yıl geçti.
AA
Zeki Müren, Türk Sanat Müziği tarihine adını altın harflerle yazdırarak, halkın her kesiminin sevgisini kazanmış bir sanatçıydı. 24 Eylül 1996 yılında kalp yetmezliği sonucu hayata veda eden ‘Sanat Güneşi’ lakaplı Zeki Müren’in vefatının üzerinden bugün 28 yıl geçti.
Vefatının 28’inci yılında hasretle anılan Zeki Müren’den geriye, herkese dokunan parçaları kaldı.
Hayatı boyunca 600’den fazla doldurduğu kaset ve plaklarla oldukça başarılı işler elde eden Zeki Müren, herkesin severek dinlediği Sorma Ne Haldeyim, Şimdi Uzaklardasın, Ah Bu Şarkıların Gözü Kör Olsun, Büyüleyen Gözlerinle ve Göz Yaşımda Saklısın gibi birçok şarkıda da imzasını taşımaktadır.
Tarzı ve farklı sesiyle yaşadığı döneme damga vuran ve bugün dahi büyük bir hayran kitlesine sahip olan besteci, söz yazarı, yorumcu ve oyuncu Müren, Türk sanat müziğinin efsane isimlerindendir.
Müren, ilk musiki nağmelerini sesinin güzelliğiyle tanınan dedesi Şehadet Camisi müezzini ve hafız, Bıçkıcı Mehmet Efendi’den duyarak, 3 yaşında şarkı söylemeye başladı.
Annesinin yardımıyla 5 yaşında alfabeyi öğrenen sanatçı, ilk ve orta öğrenimini Bursa’da tamamladı. Yeteneği henüz ilk okuldayken öğretmenleri tarafından fark edilen Müren, ilkokulda bir piyeste çoban rolünü canlandırdı.
ROYAL ALBERT HALL’DA KONSER VEREN İLK TÜRK SANATÇI
Zeki Müren, gördüğü ulusal ilginin yanında uluslararası alanda da dikkati çekerek, 1976’da Londra’daki Royal Albert Hall’da konser verdi ve bu salonda sahne alan ilk Türk sanatçı oldu.
Sanatçı, askerliğini 1957-1958’de yedek subay olarak Ankara Piyade Okulu, İstanbul Harbiye Temsil Bürosu ve Çankırı’da tamamladı.
Kendine ait gösterişli ve ilgi uyandıran kostümleriyle de hayranlarının beğenisini kazanan ve “Sanat Güneşi” olarak Türk toplumunun hafızasında yer edinen Müren, Maksim Gazinosu sahnelerinde, aralıksız 11 yıl Behiye Aksoy ile dönüşümlü sahne aldı.
Ses sanatçılığının yanında, sahne giysilerine yansıttığı kişisel bir imajı bulunan sanatçı, Güzel Sanatlar Akademisi’nde edindiği sanat ve tasarım konusundaki uzman bakış açısıyla oluşturduğu imajını yaşamı boyunca korudu.
ZEKİ MÜREN’İN HAYATI
Zeki Müren, 6 Aralık 1931’de dünyaya geldi. Lise eğitimi almak için İstanbul’a gelen Zeki Müren, İstanbul Boğaziçi Lisesi’nde yatılı eğitime başladı.
Zehretme Hayatı isimli ilk eserini 1949’da keleme alan Zeki Müren, 1950 senesinde TRT İstanbul Radyosu’nun açtığı ve 186 kişilik kontenjan verdiği solistlik sınavını 1’incilikle kazandı. 1951 yılında ilk canlı radyo konserini veren Zeki Müren, 15 yıl boyunca radyolarda unutulmaz eserlerini seslendirdi.
Sanatçı 1954’te Beklenen Şarkı müzikal filmiyle ilk kez sinemada göründü. Türk sinemasının ilk kadın yönetmeni ve ilk kadın yıldızı Cahide Sonku ile başrolü paylaşan Müren’in 10 bestesi de filmde yer aldı. Film, sanatçıyı görmek isteyenlerin ilgisi sonucu gişe rekorları kırdı.
ALTIN PLAK ÖDÜLÜ
Zeki Müren, “Beklenen Şarkı” filmi ile sinema hayatına ilk adımını atarken, 26 Mayıs 1955’te ilk sahne konserini verdi. Zeki Müren, “Manolyam” şarkısı ile 1955’te ilki düzenlenen Altın Plak ödülü almaya da hak kazandı.
1976 yılında Londra’da konser veren Zeki Müren, Londra’daki Royal Albert Hall’da konser veren ilk Türk oldu. 1991 yılında “Devlet Sanatçısı” olmaya layık görülen Zeki Müren, 1996 yılında TRT’nin İzmir Radyosu stüdyolarında yapılan canlı yayında kalp yetmezliği sebebiyle hayatını kaybetti.
ZEKİ MÜREN ÖLDÜ
24 Eylül 1996’da vefat eden Zeki Müren, bugün sevenleri tarafından anılmaya devam ediyor…
Kaynak: Anadolu Ajansı (AA)
Kaynak : ensonhaber