1. Haberler
  2. Yaşam
  3. Cesur Adımlarla İçsel Yolculuk

Cesur Adımlarla İçsel Yolculuk

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Sabah uyanırsın ve bazen hiçbir şeyin yolunda olmadığını hissedersin. İçinde tanımlayamadığın bir ağırlık vardır. Nefesin daralır, kalbin sanki bir şeylerden kaçıyordur. Kimi zaman geçmişin gölgeleri, kimi zaman geleceğin belirsizliği. O an işte… Korkularındasındır.

Korkularımız doğuştan değil, öğretilmiştir. Toplum, aile, geçmiş travmalar, bastırılmış duygular… Çocukken ağladığımızda “büyük adam ağlamaz” diyen ses, başarısız olduğumuzda “hiçbir şey başaramayacaksın” diye içimize kazınan öfke… Bunlar birikir. Ve biz büyürken o korkular da büyür.

Korkular hepimizin yol arkadaşı. Kimi zaman bir ses, kimi zaman bir sessizlik. Ama en çok da bizi olduğumuz yerden alıkoyan görünmez ipler gibidir. Ve biz bu ipleri fark etmeden, özgür olduğumuzu sanarak yaşarız. Oysa içimizde, çok daha geniş, çok daha ferah bir alan vardır. Henüz dokunmadığımız.

Korkularımızdan arındıkça özgürleşiriz çünkü korkular, yargılarla örülüdür. “Yapamazsın”, “Değmezsin”, “El âlem ne der?” gibi binlerce zincir… Bunları söküp attıkça içimizde başka bir ses yükselmeye başlar. Daha yumuşak ve daha bizden: “Deneyebilirim.” “Olduğum haliyle değerliyim.” “Beni ben yapan her şeyle tam ve bütünüm.”

Korkularla yüzleşmek kolay değildir çünkü onları genellikle bastırırız, üzerini örteriz, yokmuş gibi davranırız. Ama onlar hep oradadır, içimizde bir yerlere sinmiş beklerler. Yüzleşmek, ona savaş açmak değil… Onu anlamaktır. “Ne anlatmak istiyorsun bana?” diye sormaktır ve cevap geldiğinde şefkatle kabul etmektir. Çünkü her korku, bir zamanlar seni korumaya çalışan bir parçadır. O artık büyüdüğünü ve güçlendiğini bilmek ister sadece. Korkular, seni durdurmak için değil; kendini hatırlaman için var. Çünkü her korkunun ardında seni sen yapan bir gerçeklik yatar. Yüzleşmek, kendine dürüstçe bakmak demektir. Ve bu en büyük cesarettir. Bu cesaretle korkunun merkezine yürüyebilirsin.

Birinci adım, farkındalık. Hangi korkularla yaşıyorum? Bunlar bana kimden ya da nereden miras kaldı? Bana hala hizmet ediyorlar mı? Zihin, korkuyu tekrar tekrar oynatan bir projeksiyon cihazı gibidir. Ama o filmi durdurmak bizim elimizde. Her fark ettiğimiz korku, çözülmek için kapısını aralamış bir düğüm gibidir.

İkinci adım, yüzleşmek. Belki bir terapide, belki kaleminden dökülen satırlarda, belki bir derin nefesin içinde… O korkunun adını koymak ve ona şöyle demek: “Seni görüyorum ve artık cesur olmayı seçiyorum.”

Üçüncü adım ise yeniden yazmak. Yeni bir inanç, yeni bir bakış açısı, yeni bir iç ses… Belki de bu noktada meditasyon, regresyon çalışmaları, bir koçun yol arkadaşlığı, yaratıcı imgeleme ve içsel çocuğu şefkatle kucaklama yöntemleri devreye girebilir.

Bu yolculukta doğa da en büyük rehberimiz olabilir. Ormanda yürürken toprağın kokusunu içine çekmek, bir ağacın gövdesine dokunmak, gün doğumuna ve batımına şahit olmak… Hepsi bizi hatırlatır. Hiçbir çiçek açarken tereddüt etmez ve hiçbir kuş uçmadan önce kendini sorgulamaz. Sen de o doğanın bir parçasısın ve o parçada kusursuz bir varlıksın.

Korkuların çözülmeye başladığında, sanki göğsünün ortasında bir kapı aralanır. Nefesin genişler,  gözlerin daha derin bakar hayata. Bakış açın değiştikçe farkındalığın artar. İlk defa gerçekten yaşadığını hissedersin ve anlarsın… Hayat, sen korkularını geride bırakmaya başladığında başlar.

Antoine de Saint-Exupéry, Küçük Prens’te şöyle der: “Gözle görülmeyeni ancak kalple anlayabiliriz.” Korkular da işte öyledir; kalple görülüp şefkatle anlaşılmak ister. Kendine şefkatle yaklaş. Bir dost gibi elini tut. Bir nefes al şimdi, derin ve yavaş bir nefes… Ve içinden şöyle söyle: “Hayat beni seviyor, ben hayatı seviyorum.”

Hayat, korkusuz bir serüven değil; korkulara rağmen cesur adımlar atabildiğimiz bir yolculuktur. Ve o yolda yürürken her bir korku dönüştüğünde bize bir anahtar verir: Daha derin bir sevgiye ve daha yüksek bir bilince açılan bir kapının anahtarı…

Unutma; karanlığın içinden geçtiğinde, artık ışığa daha yakındasın. … İşte orası, senin gerçek ışığın.

 

Cesur Adımlarla İçsel Yolculuk
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Bizi Takip Edin
Bize Katılın