“…KKTC, Türk Hava Yolları (THY) ve AJet arasında ”Ada Kıbrıs” projesi kapsamında bilet ücretlerinin düşürülmesi ve yeni uçuş düzenlemelerini içeren iş birliği protokolü imzalandı. Protokol uyarınca, AJet’in Türkiye-KKTC seferleri 6 bin TL’yi aşmayacak fiyatlarla gerçekleştirilecek ve Türkiye’nin büyük şehirlerine düzenli shuttle uçuşları yapılacak. Proje kapsamında ayrıca 26 Temmuz’da Londra’da yapılacak lansmanın ardından Londra (Stansted)–Ercan arasında gidiş-dönüş bilet fiyatı 250 euro olacak…”
***
Pazar günü UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel, yaptığı yazılı açıklamayla bir anlamda ön müjdeyi vermişti
Protokolün imzalanması ve konunun sosyal medya üzerinden toplumun bilgisine taşınmasından sonra sokağa çıkıp haberdar olan vatandaşa sorulsaydı, çok olumlu karşıladığı çok kolay tespit edilirdi.
***
Kıbrıs Türkünün, hava ulaşımı serüveni, ciddi bir araştırma konusudur.
1974’e kadar kendi hava yolu şirketimizi aklımızdan bile geçiremezdik.
1950 yılında Kıbrıslı Türk, Seyfi Akdeniz, THY’nin Kıbrıs acenteliğini üstlenmişti.
Bir bilgiyi paylaşayım… Türk Hava Yolları, o yıllarda gelişim için finans kaynaklarına ihtiyacı vardı. O yıllarda İngiliz sömürge idaresindeki Kıbrıs’ın Avrupa ile ilişkileri Türkiye’den öndeydi. Bu nedenle dönemin THY yönetimi Seyfi Akdeniz’e bir mektup göndererek Avrupa’dan finans kaynaklarına ulaşmak için katkı istemişti. O mektubun orijinalini okumuştum.
***
1974 sonrası Kıbrıs Türk Hava Yolları kuruldu.
Bayrak taşıyıcı hava yolu şirketimiz, uzunca bir süre, ciddi rakip olmadan uçtu. Londra Heathrow Havaalanında tarifeli seferleriyle, maddi değeri yüksek uçuş hakları elde etti.
Ancak kısa süre sonra KTHY ayırım gözetmeksizin siyasilerin çöplüğü oldu, adeta işgal edildi.
Yönetim kuruluna vasıfsız insanlar atandı.
KTHY’nin üst yönetimi liyakata hiç özen gösterilmeden belirlendi.
THY’nin son kurtarma operasyonu da bizim siyasilerimiz tarafında engellendi.
Sonuç… KTHY batırıldı.
***
KTHY batırıldıktan sonra hava ulaşımında Kıbrıslı Türklerin, turizm sektöründeki yatırımcıların yüzü hiç gülmedi.
Üstel’in yazılı açıklamasında şu bölüm olayın, bu bağlamda da özünü yansıtıyor:
“Anavatan Türkiye’de başta İstanbul Havalimanı olmak üzere öteki önemli havalimanları, dünyada önemi giderek artan havaalanlarıdır. Bu alanlarla yoğun bağlantı, bizi dünyaya bağlayacaktır. Hava taşımacılığında da sorunu bilmek değil, soruna çare bulmak önemlidir. THY ve AJet’le anlaşmaya imza koyarak atacağımız adım, hava ulaşımında halkımızın yüzünü güldürecek.”
***
Pazartesi, imzalanan protokolle, THY’nin bir parçası olan AJet, bayrak taşıyıcı hava yolumuz gibi davranmaya kabul etti.
KKTC’nin yararına bir adım atmayı kabul etmişlerse, sürdürülebilirlik bakımından bazı avantajlara da sahip olmaları sağlanmalıdır.
Ortaya bazı avantajlar konulursa, benzeri avantajlardan yararlanmak isteyecek başka hava yolları da o avantajlardan yararlanmak için adım atabilir.
Yıllardır, sefer ve koltuk sayısını artırmak yerine, sabit koltuk sayısıyla PAHALI BİLE SATMAYI TERCİH ETTİLER.
Zor koşullarda KKTC’yi, Kıbrıs Türkünü düşünmeden para kazanmak hırsıyla hareket etmektir.
Şimdi tekerleği ters döndürmeyi başarmak gerekir.
***
Hava ulaşımı bizler için çok çok önemlidir. Bu proje, geliştirilerek devam ettirilirse, olumlu dönüşümler, değişimler artarak devam edecektir.





