1. Haberler
  2. Kıbrıs
  3. Seçim, önümüzdeki pazar olsa ne fark eder?

Seçim, önümüzdeki pazar olsa ne fark eder?

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Başlığı daha uzun yazabilirdim.

Önce uzun haliyle düşündüm, sonra daha kısa olanı tercih ettim.

19 Ekim 2025, Cumhurbaşkanlığı seçimi için belirlenen tarih. Adaylardan biri kullanılan oyların yarıdan fazlasını alamazsa, en çok oy alan iki aday 26 Ekim 2025 Pazar günü, yeniden sandık sınavına girecek.

19 Ekim’deki birinci turda sonuç alınamazsa olası ikinci tur iki adaylı bir yarış olacağı için 26 Ekim 2025 Pazar akşamı, aklımıza gelmeyen, gelmesini de istemediğimiz olağanüstü bir gelişme yaşanmazsa  kesin sonuç saat 21.00 gibi ortaya çıkar.

***

19 Ekim 2025 şu an için kesinleşmiş cumhurbaşkanlığı seçim tarihi.

Peki, başlıktaki soruyu burada sorayım.

“Seçim, önümüzdeki pazar olsa ne fark eder?”

Bunca yıllık seçim gözlem deneyimimle net bir şekilde ifade edeyim.

19 EKİM YERİNE, 7 EYLÜL 2025 PAZAR GÜNÜ SEÇİM YAPILSA, SONUÇ BAĞLAMINDA FARK OLMAZ.

Bu satırların herhangi bir adayı şu veya bu yönde işaret etmek için yazmıyorum.

İsteyen, “ERSİN TATAR, BANKO KAZANDI” ya da, “TUFAN ERHÜRMAN, BANKO KAZANDI”,  desin…

Hiçbirine de bir tek kelimelik bile yanıt vermem.

Gülümser, “HAYIRLISI OLSUN” derim. O kadar.

Unutmayın, en iyi doktor kadar, doğru tanıyı, kendini çok iyi tanıyan hasta koyar.

***

Toplum daha fazla gerilmez, tepkileri aşırı tahrik edecek gelişmeler olmaz, siyasi tansiyon şimdiki  13/8 düzeyinde devam ederse, İngiliz’in dediğinden NO PROBLEM, sorun yok.

Hatta sorun olmazsa Anayasal en son tarihe kadar uzasın.

***

Seçimler, siyasi nitelikli sarsıntıdır.

Taşlar yerinden oynar, yerinden oynayan taşlar, bir biçimde ya eski yerini bulur ya da farklı bir yere düşer.

Ersin Tatar ve Tufan Erhürman’ı örnekleyerek yazımı sürdürmem öteki adaylara asla saygısızlık olarak algılanmasın. Ancak gerek yapılan kamuoyu yoklamaları gerekse objektif gözlemler iddialı olan iki ismin Tatar ve Erhürman olduğunu gösteriyor.

Adaylar kesinleşip, oy pusulasındaki sıralar belli olana kadar yeniden aday olan  Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı önce yazacağım. Oy pusulasında sıra belli olunca, o sıralamaya saygı duyacağım.

Seçim, ikinci tura kalırsa, daha çok oyla ikinci tura kalanı önce yazıp, önce söyleyeceğim.

Taraf olunacak yerde tarafsızlığı ahlaksızlık sayan anlayıştanım. Dünya görüşüme göre oy istikametim ne olursa olsun, gazeteciliğimi, meslek etiğine sadakatle, objektif olarak yapmayı da başarmak zorundayım. Hem de zorlanmadan, başarmak zorundayım.

Aksi halde, oy vermeyeceğimi bildiğim bir adayla gazeteci, köşe yazarı ya da programcı olarak nasıl konuşurum?

Bu yazdıklarım gazeteciliğe adım atıp, program yapıp, köşe yazıları yazmaya başladığım ilk günden vazgeçilmez ilkelerimdendir.

***

Bazılarına göre siyasette her türlü alavere dalavere, serbesttir ve mübahtır.

Yok öyle şey…

Talimat, itaat ve kişisel çıkar hesaplarıyla siyaset olmaz.

Siyasi tercih, ilkeli inanca bağlı olarak, gönüllülük esasına göre belirlenir.

Ersin Tatar’la sandığa giren kişiler ve her türlü sivil toplum örgütü dahil kurumlar, ya Ersin Tatar’la sandıktan çıkacak ya da Ersin Tatar’la sandıkta kalacak.

Aynı şekilde, Tufan Erhürman’la sandığa giren kişiler ve her türlü sivil toplum örgütü dahil, kurumlar, ya Tufan Erhürman’la sandıktan çıkacak ya da Tufan Erhürman’la sandıkta kalacak.

Tamam mı?

Seçim, önümüzdeki pazar olsa ne fark eder?
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Bizi Takip Edin
Bize Katılın