1. Haberler
  2. Kıbrıs
  3. Bu Seçim Siyaset Binamızı Yeniden Dizayn Edecek…

Bu Seçim Siyaset Binamızı Yeniden Dizayn Edecek…

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Çocukluk yıllarım televizyonun tek kanallı olduğu döneme rast gelir.
Bizim kuşak bu açıdan çok şanslıydı.
Tek kanallı televizyonun belli yayın saatlerinde oturur, tüm aile aynı programı, filmi veya diziyi seyrederdik.
Bununla da kalmaz tüm ülke ertesi gün bir gece önce izlediği şeyin kritiğini yapardı.
Bu nedenle de o dönemde izlediğimiz yapımların çoğu hala aklımdadır.
Kaptan Onedin vardı mesela.
BBC yapımı bir diziydi.
70’li yıllardan 80’li yıllara uzun bir sürede yayınlanmış bu dizide o dönemin deniz nakliyatına ilişkin maceralar anlatılırdı.
Aklımda kalan en net kareler yelkenli geminin direği üzerindeki gözetleyicinin “kara göründü” narası ve o naranın gemide yarattığı etkidir.
Genelde mutluluk yaratan bu nara zorlu yolculuğun tamamlandığını ve yeni bir limana giriş yapılmak üzere olunduğunu anlatırdı.
İşte tam da bu naranın yankılandığı bir biçimdeyiz.
Ülke siyasetinde “kara göründü” narasının duyulmasına az kaldı.
Ama bu nara kimde mutluluk yaratacak, kimi üzecek işte onu bilen yok.
Çünkü yaklaşılan limanın neresi olduğu, varılan menzilde nelerin beklediğini bilen yok.
O nedenle de bu liman kimisi için varılan bir hedef, kimisi için ise yolun sonu olabilir.
Bu yönüyle de çok belirleyici olacak.
19 Ekim seçimi sonrasında hem bireysel açıdan hem de partisel açıdan siyasetimizde köklü ve yüzeysel bir çok değişiklik yaşanacaktır.
Bunu özellikle UBP ve CTP gibi geniş tabana sahip iki partimize bakınca görmekteyiz.
Her iki partimizin de bu yarışta adayları var ve her ikisi de en güçlü aday.
Ya biri veya diğeri kazanacak.
Onları zorlayacak bir üçüncü isim şu ana kadar çıkmadı, şu andan sonra da çıkmaz.
O nedenle de bu seçimi UBP-CTP yarışı olarak da görebiliriz.
CTP cephesi bu durumu daha iyi kavramış gibi görünmekte.
Ancak UBP’de durum böyle değil.
Hala hem Tatar’dan hesap sormayı hem de ardından gelecek erken genel seçimi zaferler tamamlamayı mümkün sananlar var.
İşte bu büyük bir yanılgıdır.
Eğer Tatar seçimi kaybederse UBP de bundan mutlaka zarar görür.
Hem de ciddi bir oranda.
Genel Merkez her ne kadar da işi sıkı tutmak için var gücüyle çalışsa da tabandan gelen seslerde hala bazı parazitler var.
Bunların giderilmesi lazım.
Öte yandan CTP’de hava aydınlık gibi görünse de bu görüntüye çok fazla aldanmamak lazım.
Hala Erhürman’ın adaylığını benimsememiş, ama ortamı bozarak şimşekleri üzerine çekmeyi ve günün sonunda günah keçisi olmayı istemeyen bir kesim var.
Her iki partimizde eliyle kılıcının kabzasını kavramış, seçimim sonuçlarına göre kınından çekmeye hazırlanan kesimler mevcut.
Çıkacak sonuca göre partilerin içerisinde yeniden bir dizayn olacak.
Erken genel seçime de öyle gideceğiz.
Elbette ki bu dizayn çalışmaları da seçim sonuçlarını ve sonrasında kurulacak hükümet modelini etkileyecek.
Bu noktada ipler artık Tatar’ın elinde.
Ya doğru adımları atmaya başlayıp seçimi kazanacak ve ibreyi yeniden UBP lehine çevirecek, ya da mevcut dağınıklığa boyun eğerek seçimi kaybedecek ve UBP’ye de bedel ödetecek.
Bakalım hangisini tercih edecek…

Bu Seçim Siyaset Binamızı Yeniden Dizayn Edecek…
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.
Bizi Takip Edin
Bize Katılın