Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği’nin Kıbrıs meselesindeki taraflı ve çifte standartlı tutumunu sürdürdüğünü vurguladı.
Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan 2025 Türkiye Genişleme Raporu hakkında açıklama yapan Bakanlık, “2025 Türkiye Genişleme Raporu, Avrupa Birliği’nin Kıbrıs meselesine yönelik taraflı, ön yargılı ve çifte standartlı yaklaşımını bir kez daha gözler önüne sermektedir.” ifadelerini kullandı.
Açıklamada, bu yanlı tutumun Kıbrıs’ta iki taraf arasında hakkaniyete dayalı bir uzlaşma zemininin oluşmasının önündeki en büyük engellerden biri hâline geldiğine dikkat çekildi.
“AB, Rum tarafının siyasi amaçlarına hizmet eden bir çizgiye sürüklendi”
Bakanlık, Avrupa Birliği’nin 2004 yılında Kıbrıs Rum tarafını tek taraflı üye kabul etmesiyle tarafsızlığını kaybettiğini belirtti. Bu adımın, Ada’daki dengeyi bozduğunu ve AB’nin Rum tarafının siyasi hedeflerine hizmet eden bir çizgiye sürüklendiğini ifade etti.
“İki ayrı halk, iki ayrı irade ve iki ayrı devlet görmezden gelinemez”
Açıklamada, “Bugün Ada’da iki ayrı halk, iki ayrı irade ve iki ayrı devlet bulunduğu gerçeği görmezden gelinemez bir olgudur.” denildi.
Bu fiilî ve hukuki gerçekliğe dayanarak, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüye dayalı bir çözüm modelinin artık kaçınılmaz hâle geldiği vurgulandı.
“AB’nin tutumunu değiştirmesi mümkün değil”
Bakanlık açıklamasında, Avrupa Birliği’nin karar alma süreçlerinin oy birliği ilkesine dayanması nedeniyle, Kıbrıs meselesine ilişkin mevcut tutumunda esaslı bir değişiklik yapmasının mümkün olmadığını ifade etti.
Son olarak, “Türkiye’yle ilişkilerini yıllardır Kıbrıs meselesine endeksleyen Avrupa Birliği, bu konuyu bir siyasi baskı aracı olarak kullanmayı sürdürmektedir. Bu nedenle, AB’nin Kıbrıs Türk halkına hakkaniyetli ve tarafsız bir yaklaşım benimsemesi mümkün değildir.” denildi.
