Yakın Doğu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Öğretmenliği Bölümü öğrencileri, Koruçam Yarımadası’nda gerçekleştirdikleri 60 kilometrelik teknik arazi çalışmasında jeomorfolojik oluşumları, baraj yapıları ve kıyı aşınımı süreçlerini yerinde inceledi.
Yakın Doğu Üniversitesi, öğrencilerine teorik bilgileri sahada deneyimleme fırsatı sunan uygulamalı eğitimlerle öğrenme sürecini zenginleştirmeye devam ediyor. Bu kapsamda, Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Öğretmenliği Bölümü lisans öğrencileri, güz döneminde yürütülen Uygulamalı Jeomorfoloji, Arazi Çalışması, Jeomorfolojiye Giriş ve Kıbrıs Fiziki Coğrafyası derslerinin ilk saha uygulamasını tamamladı.
Koruçam Yarımadası’nda yapılan uygulamada öğrenciler; Geçitköy (Panağra) Deltası’ndan başlayarak Akdeniz kıyısındaki Sadrazamköy–Kayalar falezli kıyı yapısına kadar uzanan yaklaşık 60 kilometrelik bir parkurda gözlem ve inceleme yaptı.
Doğal süreçler yerinde incelendi
Arazi çalışmasında öğrencilere; jeomorfolojik birimleri tanıma, doğal süreçleri yerinde analiz etme, fiziki ve beşeri coğrafya etkileşimini değerlendirme gibi temel coğrafi beceriler kazandırıldı. Böylece öğrenciler, sınıf ortamında öğrendikleri teorik bilgileri doğayla bütünleştirerek gözlem ve analiz yetkinliği kazandı.
Yakın Doğu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şeniz Şensoy, Coğrafya Öğretmenliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serkan İlseven ve Ana Bilim Dalı Uzmanı Çilem Çaltıkuşu koordinatörlüğünde gerçekleştirilen çalışma, coğrafyanın farklı bileşenlerini bütüncül biçimde ele alarak öğrencilere değerli bir saha deneyimi sundu.
Jeomorfolojik yapılar ve baraj projeleri sahada değerlendirildi
Karşıyaka Plajı’ndaki Panağra Deltası ve Güzelyalı Yalıtaşları’nda yapılan incelemelerde, öğrenciler bölgenin jeomorfolojik özelliklerini ve erozyonun topoğrafik süreçler üzerindeki etkilerini değerlendirdi.
Geçitköy Barajı’nda gerçekleştirilen incelemelerde ise Türkiye’den KKTC’ye deniz altından su taşınmasını sağlayan “Su Temin Projesi” ele alındı. Öğrenciler, barajların yer seçimi, zemin özellikleri, su sızdırmazlığı, depolama kapasitesi ve çevresel etkileri üzerine uygulamalı çalışmalar yaptı.
Koruçam Yarımadası’nın batısında, Akdeniz kumsalları üzerinde batı rüzgarlarının oluşturduğu kum hareketleri ve bunları önlemeye yönelik ekolojik koruma tedbirleri gözlemlendi. Kıbrıs akasyası ve fıstık çamı gibi bitkilerin rüzgar erozyonunu önlemedeki işlevi sahada değerlendirildi.
Tarihî dokuyla doğa bir arada gözlemlendi
Akdeniz Köyü’nde yapılan incelemelerde öğrenciler, Tunç Çağı’ndan kalma arkeolojik kalıntılarla bölgenin tarihî dokusunu keşfetti. Programın son durağı olan Kayalar falezli kıyı bölgesinde ise kıyı aşınımı şekilleri, abrazyon platformları ve yol yapımı ile jeomorfolojik yapılar arasındaki ilişki incelendi.
Yakın Doğu Üniversitesi Coğrafya Öğretmenliği öğrencileri, böylece hem doğa süreçlerini yerinde gözlemleme hem de coğrafyanın mühendislik ve çevre planlamasıyla ilişkisini kavrama fırsatı buldu.
