Denge içerisinde yaşadığımız dünyanın hatta dünyamızın da yer aldığı evrenin temel kuralıdır.
Her şey somut bir denge ile birbirine bağlanmıştır.
Mesela yerçekimi..
Eğer olmasaydı neler olurdu, varın siz düşünün.
O yerçekiminin gücü de ayrı bir denge işidir.
Yıllar boyunca şiddetine alıştığımız, hareketlerimizi ona göre ayarladığımız bir güçtür yerçekimi.
Ve diğer tüm denge unsurları ile yaşam bir bütündür.
Bu dengeleri doğru kurmak ve korumak önemlidir.
Sadece dünya ile olan değil, insani ilişkilerimizde de denge çok önemlidir.
Kişisel ilişkilerimizde de iş ilişkilerimizde de dengeyi ne kadar doğru ve sağlıklı kurabilirsek o kadar başarılı oluruz.
Dengenin esas kuralı da ölçüdür.
Ölçüyü iyi bilmek, dozu iyi ayarlamak lazımdır.
Konuşurken de ölçülü olmalıyız, konuşmazken de ölçüyü tutturmalıyız.
Ne fazla konuşmalı ne da fazla sessiz kalmalıyız.
Her şey dozunda olmalı, söylemiştik bunu.
Siyasette de dengeli olmak, ölçüyü tutturmak çok önemlidir.
Resmen bir doğa kanunudur.
Dengesi bozulmuş, ölçüsü kaçmış bir siyaseti ve siyasetçiyi kimse dikkate almaz.
Aynı şekilde, siyasetin bir diğer önemli aktörü olan seçmenler için de aynı kural geçerlidir.
Hayatta her şey geçer, her şey değişir.
Dengeye ve ölçüye olan bağlılığımızı değişime olan saygımızda da sürdürmeliyiz.
Değişimi kabul etmeli ve ona göre dengemizi ve ölçümüzü kurmalıyız.
Değişen her faktöre koşulsuz teslim olmayacağız ama bunu yaparken de körü körüne karşısında da durmayacağız.
Bakacağız, göreceğiz ve anlayacağız.
Taraf olacağız elbette ama bir ölçü çerçevesinde.
Dengeyi bozmadan yapmalıyız bunu.
Yine bir seçim yaklaşıyor. Ve yine dengeler bozulacak ölçüler aşılacak.
Aman dikkat..!
Her Devrin Adamı Olmak, Her Devrin Ötekisi Olmak…





