Türkiye’nin, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) İcra Komitesi eski başkanı emekli Büyükelçi Mithat Rende, Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerden birinde mutlaka bir doğalgaz ticaret merkezinin kurulacağını belirterek, “İtalya ve küçük piyasasına rağmen Yunanistan, Türkiye ile bu konuda yoğun bir yarış sürdürüyor. Türkiye’nin doğalgaz ticaret merkezi olma hedefini açık olarak ortaya koyması önemli.” dedi.
Türkiye’nin, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) İcra Komitesi eski başkanı emekli Büyükelçi Mithat Rende, Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerden birinde mutlaka bir doğalgaz ticaret merkezinin kurulacağını belirterek, “İtalya ve küçük piyasasına rağmen Yunanistan, Türkiye ile bu konuda yoğun bir yarış sürdürüyor. Türkiye’nin doğalgaz ticaret merkezi olma hedefini açık olarak ortaya koyması önemli.” dedi.
Katar’da 2007-2009 yıllarında büyükelçilik görevinde bulunan Rende, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel doğalgaz piyasalarının önemli bir değişim ve dönüşüm içinde olduğunu, Avrupa Birliği’nden (AB) sonra bölgedeki ikinci büyük doğalgaz piyasasına sahip Türkiye’nin de bu dönüşümden etkileneceğini söyledi.
Enerji merkezinin geniş kapsamlı bir tanım olduğunu ve yanlış kullanıldığını anlatan Rende, “Rusya gibi çok önemli doğalgaz ve petrol üreticisinin, dünyanın birincil enerji tüketiminin yaklaşık dörtte birini gerçekleştiren Çin’nin, 30 milyar metreküplük mevcut depolama kapasitesine sahip ve 2014 yılına kadar AB’ye sevk edilen yıllık 150-180 milyar metreküp Rus doğalgazının 120 milyar metreküpünün geçtiği Ukrayna gibi ülkelerin, enerji merkezi veya doğalgaz merkezi olduğunu söyleyemeyiz. Zira enerji terimi, kömür, petrol, doğalgaz, nükleer ve yenilenebilir enerji kaynaklarını da kapsıyor.” diye konuştu.
Akdeniz’de satılan doğalgazın yüzde 70’nin hala petrol fiyatlarına endeksli olduğunu vurgulayan Rende, şöyle konuştu:
“Orta vadede bu oran düşecek. Akdeniz’e kıyısı olan bir ülkede mutlaka bir doğalgaz ticaret merkezi kurulacak. İtalya ve küçük piyasasına rağmen Yunanistan, Türkiye ile bu konuda yoğun bir yarış sürdürüyor. Doğalgaz ticaret merkezi, Akdeniz’de satılacak doğalgazın fiyatlandırma yapısını temelden değiştirecek. 2015 yılında dünyanın en büyük 5. doğalgaz ithalatçısı olan Türkiye’nin doğalgaz ticaret merkezi olma hedefini açık olarak ortaya koyması önemli. Ancak 10 yıl kadar sürecek bu sürecin başarılı şekilde hayata geçirilebilmesi için hukuki, teknik ve ekonomik birçok gerekliliğin aynı anda yerine getirilmesi gerekiyor.”
“TÜRKİYE DOĞALGAZ TİCARET MERKEZİ OLMAK ZORUNDADIR”
Güneydoğu Avrupa, doğu Akdeniz, Karadeniz, Ortadoğu ve kuzey Afrika’da henüz verimli ve etkin bir şekilde gaz alım-satımını sağlayan bir piyasa mekanizmasının mevcut olmadığını belirten Rende, gaz alımlarının neredeyse tamamının ikili anlaşmalar çerçevesinde, uzun vadeli ve petrol fiyatına endeksli kontratlarla yapıldığını söyledi. Bu nedenle bu bölgedeki piyasalarda bir veya birkaç oyuncunun öne çıktığını ve doğalgaz ticaret merkezinin kurulmasının bölgedeki oyunun kuralını temelden değiştirebileceğini dile getiren Rende, “Türkiye bölgesinde doğalgaz ticaret merkezi olmak zorundadır.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin bu yarışı kaybetmesi durumunda doğalgazını, İtalya’daki doğalgaz ticaret merkezinde belirlenecek fiyattan almak zorunda kalacağına dikkati çeken Rende, şunları kaydetti:
“Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ, hali hazırda Türkiye’de satılan doğalgazın yüzde 80’ini kontrol ediyor. Bu merkezci yaklaşım sona erdirilmeli. Şeffaf, liberal, rekabetçi ve işleyen bir gaz piyasası Türkiye’de vakit geçirmeden oluşturulmalı. Rekabetçi bir toptan satış piyasası, standart hale getirilmiş kontrat ve ürün yelpazesi, temel piyasa istatistiklerine rahatça ulaşım, oturmuş bir spot piyasa, esnek gaz tedarik portföyü sağlanmalı. Ayrıca, sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) tesisleriyle doğalgaz depolama tesislerine üçüncü tarafın erişimi, sisteme farklı arz kaynaklarından yeterli miktarda ve esnek şartlarda girdi gerekiyor. Öte yandan, giren gazın fiyatının mümkün olduğunca petrole endeksli yapıdan arındırılmış olması, sağlam bir hukuki mevzuat, siyasi irade, piyasa ve ticaret kültürü, yeterli doğalgaz depolama kapasitesi, önemli miktarda yurt içi doğalgaz üretimi ve piyasa hacmiyle likiditenin sağlanması, doğalgaz ticaret merkezi olabilmenin en temel şartları olarak öne çıkıyor.”
Rende, AB ve Doğu Avrupa ülkelerinin doğalgaz talebinin ortada olduğunu ifade ederek, “TANAP ve ileride gündeme gelecek Türk Akımı’nın ikinci hattı, İsrail gazı, Irak gazı ve hatta Türkmen ve İran gazı dikkate alındığında, bir doğalgaz ticaret merkezi kurulabildiği takdirde, bu kaynakların Enerji Piyasaları İşletme AŞ’de fiyatlanarak, AB’nin yanı sıra diğer piyasalara da gerek boru hatları gerekse LNG olarak iletilmesi sağlanabilecek.” diye konuştu.